Başlıca Maden Çeşitleri Madenlerin oluşumu, çeşidi ve rezervleri arazinin jeolojik yapısına ve oluştuğu jeolojik zamana bağlıdır. Türkiye’de 1. zamandan, 4. zamana kadar oluşmuş araziler vardır. Volkanik faaliyetlerin sık olduğu 3. zamanda oluşan arazi geniştir. Bu nedenle krom, demir, bakır, kurşun, pirit gibi volkanik oluşumlu madenler çoktur.
Demir : Demir – çelik endüstrisinin en önemli hammaddesidir. Türkiye demir cevheri rezervleri bakımından oldukça zengindir. Hemen her bölgemizde demir cevherine rastlanmıştır. Ancak bu yataklardan 60 kadarı işletilebilmektedir. Bakır : Tarih öncesi çağlarda insanların ilk kullandığı madenlerden biridir. Bakır rezervleri yerkabuğunun volkanik oluşum gösteren bölgelerinde yaygın olarak bulunmaktadır. Saf bakır üretimi ülke gereksinimini karşılamadığı için dışarıdan saf bakır alınır.
Krom : Çok sert, iyi cilalanabilen ve paslanmayan bir madendir. Volkanik alanlarda yaygındır. Makine ile motor endüstrisinde ve paslanmaz çelik yapımında kullanılan önemli bir madendir. Günümüz verilerine göre, Dünya krom üretiminde Türkiye 4. sıradadır. Yurtdışına satılan önemli bir madenimizdir.
Bor Mineralleri (Boraks) : Kimya endüstrisinin en önemli hammaddesidir. Türkiye rezerv bakımından Dünya’da ilk sırada yer alır. Ancak üretimi ve dış satımı az olduğundan ekonomiye katkısı da azdır.
Kükürt : Yapay gübre üretimi ve tarım ilaçları başta olmak üzere kimya endüstrisinde kullanılır. En büyük rezervlerimiz Göller Yöresi’ndedir. Üretim, tüketimin az bir bölümünü karşılayamaz. Bu nedenle yurtdışından da alınmaktadır.
Boksit : Ülkemizin en zengin rezerve sahip olduğu madenlerden biridir. Boksit işlendikten sonra alüminyum elde edilir. Endüstride demir cevheri ürünlerinden sonra en fazla tüketilen maden durumundadır. Özellikle uçak gövdelerinin yapımında yaygın olarak kullanılmaktadır.
Volfram (Tungstein) : Uzay ve savaş endüstrisinde kullanılan, az bulunan madendir. En zengin rezervler Uludağ’dadır.
Manganez : Türkiye’de dağınık yataklar halindedir. Saf olarak bulunmaz. Üretim tüketimi karşılamadığından dışarıdan satın alınır.
Civa : Doğada sıvı halde bulunan tek madendir. Tıpta ve fotoğrafçılık alanında kullanılır.
Zımpara Taşı : Metamorfik taşlar içinde bulunan, kullanım alanı geniş olan bir madendir. En zengin rezervler Ege Bölgesi’ndedir.
Tuz : Tat vermek için yemek tuzu ve bakterilerin çoğalmasını önlemek için tuzlama tuzu olarak kullanılır. Ancak son yıllarda kimya endüstrisinin önemli bir hammaddesi konumuna gelmiştir. Tuz Gölü ve İzmir-Çamaltı, tuz rezervlerinin en fazla olduğu yerlerdir.
ENERJİ KAYNAKLARI
Taşkömürü : Ülkemizin en geniş taşkömürü havzası Batı Karadeniz Bölümü’ndedir. Buradaki taşkömürü havzaları I. Jeolojik zamanda oluşmuştur. Demir – Çelik endüstrisinde enerji kaynağı olarak kullanılan taşkömürü, aynı zamanda kimya endüstrisinin de hammaddesidir. Yıllık üretim 4-5 milyon ton dolayındadır. Üretim Türkiye’nin gereksinimini karşılayamaz.
Linyit : Türkiye’de rezervi en zengin olan enerji kaynağıdır. Hemen her bölgemizde az çok linyit yatakları bulunmaktadır. Çoğunlukla yakacak olarak ve termik santrallerde değerlendirilir. En büyük linyit havzası Afşin-Elbistan’dadır. Yıllık net üretim 40 milyon tonu bulmaktadır. Üretim ve tüketim aynı hızla artmaktadır.
Petrol : Dünya ekonomisinin en önemli enerji kaynaklarından birincisi durumundadır. Ancak Türkiye petrol rezervleri bakımından pek zengin değildir. Türkiye’nin önemli petrol yatakları Güneydoğu Anadolu’da bulunmaktadır. Türkiye’nin yıllık üretimi 2,5-3 milyon ton dolayındadır. Üretilen petrol ülke gereksinmesinin en fazla % 20’sini karşılayabilmektedir. Bu nedenle yurtdışından alınanlar arasında petrol ilk sırada yer alır.
Doğalgaz : Trakya’da petrol arama amacıyla açılan kuyulardan çıkarılmaktadır. Doğalgaz alanlarından diğeri de Güneydoğu Anadolu’da Mardin-Çamurlu’dur. Üretim tüketimi karşılayamadığı için dışarıdan alınmaktadır.
Jeotermal Enerji : Yerkabuğunun içinde ve daha derinlerde potansiyel enerji birikimi vardır. Bu nedenle sıcak olan subuharı sondaj yolu ile yüzeye çıkarılır ve elektrik enerjisi üretiminde kullanılır. Türkiye’nin ilk jeotermal elektrik santrali Denizli-Saraköy’de kurulmuştur.
Su gücü : Tükenmez ve yenilenebilir bir enerji kaynağıdır. Türkiye su gücü bakımından yaklaşık 400 milyar kwh’lık bir potansiyele sahiptir. Doğu Anadolu Bölgesi akarsularının yatak eğimleri fazla olduğundan, hidroelektrik potansiyeli en yüksek olan bölgemizdir. Türkiye elektrik üretiminin % 45’lik bölümü hidroelektrik santrallerden karşılanmaktadır. GAP tamamlandıktan sonra elektrik santrallerin üretiminde su gücünün payı artış gösterecektir. Güneş Enerjisi : Türkiye Güneş enerjisinden yararlanmak için gerekli iklim koşullarına sahiptir. Akdeniz ve Ege bölgeleri ile İç ve Güneydoğu Anadolu bölgelerinde Güneş enerjisi değerlendirilmektedir. Nükleer Enerji : Atom enerjisi adı da verilen bu enerjinin kaynakları uranyum ve toryumdur. Ancak bu kaynaklardan elektrik enerjisi üretiminde yararlanılmamaktadır.
Rüzgâr Gücü: Ülkemizde eskiden yel değirmenlerinde ve yelkenli gemilerde kullanılmıştır. Fakat elektrik ve petrol enerjisinin devreye girmesiyle kullanım alanı çok azalmıştır.